Zeynep
16. Uluslararası İstanbul Opera ve Bale Festivali, Rus St. Petersburg Eifman Balesi’ni konuk ediyor. Ünlü koreograf Boris Eifman’ın yorumladığı ‘Anna Karenina’ ve ‘Rus Hamlet’ balesi, AKM sahnesinde sanatseverlerle bir araya gelecek.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından bu yıl 16’ncısı düzenlenen Uluslararası İstanbul Opera ve Bale Festivali, 10 Mayıs’ta Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) yapılan gala konseriyle başladı. Festival, Rus St. Petersburg Eifman Balesi’ni ağırlıyor. Sanatseverler, ünlü koreograf Boris Eifman’ın yorumuyla sahnelenecek ‘Anna Karenina’ ve ‘Rus Hamlet’ balesini izleme fırsatı bulacak.
Lev Tolstoy’un dünya edebiyatına damga vurmuş aynı adlı başyapıtından esinlenerek sahneye uyarlanan ‘Anna Karenina’ balesi, 1870’lerin Rusya’sında geçen tutkulu ve trajik bir aşk hikâyesini anlatıyor. Sadakat, tutku, ihanet ve içsel çatışmalar arasında parçalanan Anna Karenina’nın öyküsü, ünlü koreograf Boris Eifman’ın yorumuyla sahneye taşınıyor. Eserde, Rus romantizminin en büyük bestecilerinden Pyotr Ilyich Tchaikovsky’nin müzikleri kullanılıyor. Klasik bale teknikleri ile modern dansın iç içe geçtiği bu eserde, Eifman büyük bir aşkın yükünü taşıyan bir kadının içsel fırtınalarını dansın zarafetiyle yansıtıyor. ‘Anna Karenina’ balesi, 31 Mayıs Cumartesi ve 1 Haziran Pazar akşamı Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) izleyiciyle buluşacak.
Festival “Rus Hamlet” ile sonlanacak
2 ve 3 Haziran tarihlerinde St. Petersburg Eifman Balesi, dünya çapında büyük yankı uyandıran eseri ‘Rus Hamlet’ ile seyirci karşısına çıkacak. Eser, insan ruhunun, güç, delilik ve kaderin iç içe geçtiği bir varoluş hikâyesini anlatıyor. Ünlü Rus koreograf Boris Eifman, bu yapıtında William Shakespeare’in Hamlet karakteri ile Rus Çarı I. Pavel arasındaki dramatik benzerlikleri temel alarak tarih ve kurmacayı harmanlıyor. Bir hükümdarın içsel çatışmaları, çevresindeki entrikalar ve kaçınılmaz yıkım, Eifman’ın kendine özgü psikolojik derinlik taşıyan koreografisiyle sahneye taşınıyor.
‘Rus Hamlet’, yalnızca tarihi bir karakterin öyküsü değil; aynı zamanda güç, paranoya, bastırılmış duygular ve bireyin sistem karşısındaki çaresizliği üzerine evrensel bir anlatıdır. Bu dramatik yolculuğa Ludwig van Beethoven ve Gustav Mahler gibi klasik müziğin devlerinin eserleri eşlik ediyor.
Eser, bugüne kadar ABD, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya, Çin, Güney Kore, Arjantin ve birçok başka ülkede sahnelendi.
Haber Tekniği: Ters Piramit
